Yıl 2012, babam önlük giymemi hayal ediyor bense tıp fakültesine gideceğimi… sadece birimizin hayali
gerçek oldu ancak benim hayatımın muhteşem temelleri atıldı.
Neden 4 yıl sonra tekrar diyorum? Etrafımdaki herkes meslekte anılar biriktirmeye başladığım ve bunların ne denli eğlenceli olabileceğini tahmin ettikleri için bana başından bu yana birçok şeyi kaleme almam gerektiğini söyledi. İlk seferinde bu fikre çok heyecanlandım ancak sonrasında hiçbir anımı yaşadığım gibi kaleme alamayacağımı düşünerek ürktüm. Birkaç denemem oldu, içime sinmedi vs.
Şimdi bir ofis müdürüm var, videolarımı çekerken, web sitemi tasarlarken gözleri parlıyor. Blog yazmam gerektiğini söyledi. Yıllardır duyduğum ama ondan duymayı beklemediğim bir zamanda blog konusu tekrar gündemimiz oldu.
Evet. Diyetisyen Gökçe Orakcı.
Bu blogda sizlere tatlı krizleri anında neler yapacağınızı, zayıflamanın doğru bilinen yanlışlarını, hayatınız boyunca kilo korumanın sırlarını, keyifli tarifleri ve hurma ile tarçının anlamsız birleşmelerini anlatmayacağım. O bölüm biraz Instagram’lık ...
Bu blogda beni gönülden etkileyen danışanlarımı, halen daha kullandığım kalıp cümlelerimin
nerelerden geldiğini, 4 yıllık geçmişi olan ve her gün üzerine yenileri eklenen
diyetisyen – danışan ilişkilerinin diyetisyen üzerindeki etkilerini anlatacağım. Blog’u her nerede, ne koşulda, hangi ruh halinde okuyorsunuz bilmiyorum ama bu bir psikiyatristin anıları değil, bu bir danışan anıları değil, bunlar danışanlarımın benim üzerindeki etkileri.
Her zaman diyetisyen anılarını anlatan danışanlardan sonra sıra benim anılarımda...
Bloglarımı uzun tutmamak ve bilgiseli tadında bırakmak istediğim için bu kısmı biraz daha kısa ve öz yazmak istiyorum.
Hayatım değişsin istiyorum.
Kendime bir hediye vermek istedim.
Yıllardır ancak cesaretimi topladım.
Bu beden bana ait değil, ne zaman oldu da ben bu hale geldim?
Eşimle aramda mevzu olacak kadar bir problem mi var?
Doktor acilen sizi görmem gerektiğini söyledi?
Ayakkabılarımı annem olmadan giyemiyorum.
Bu ve bunun gibi cümleler yıllardır günlerce duyduğum, zor itiraf edilen, gönülden ve en önemlisi GERÇEK cümleler.
Her zaman söylediğim kalıp cümlelerimden ilki.
Herkesin bir sebebi vardır…
O zaman ne mi diyoruz?
3, 2, 1 GO!
コメント